Back

JUST & ONLY

"Just" ve "only" dendiğinde aklımıza hemen ‘sadece’ anlamı geliyor. Evet bu doğru ancak her ikisinin de sıfat, zarf, isim, bağlaç olarak farklı kullanım yerleri var. Önce ‘’just’’ sonra ‘’only’’ yapılarının kullanım yerlerini öğrenelim.

  • Zar zor, güçlükle, güç bela, kıl payı

The car just made it over the finish line.
Araba bitiş çizgisini geçmeyi güçlükle başardı.

He just passed the driving license exam.
Ehliyet sınavını kıl payı geçti.

  • Tam, tam da

That’s just what I was looking for.
Ben de tam bunu arıyordum/ Tam da aradığım şeydi.

The bus starts just one o’clock. Don’t be late.
Otobüs tam saat birde kalkıyor. Geç kalma.

• JUST

• ZARF OLARAK

  • Yalnız, sadece

He just needs some time to think about the offer.
Teklifi düşünmek için sadece biraz zamana ihtiyacı var.

She just asked for some understanding.
O, sadece biraz anlayış istedi.

  • Az önce, şimdi, demin, henüz, yeni

They have just arrived there.
Az önce/şimdi/demin/yeni oraya vardılar.

I just haven’t had the time to call her.
Onu arayacak henüz zamanım olmadı.

PDF'İN DEVAMI İÇİN